1. bir çember çizilse merkezinde sen
    kenarında ben
    sen döndükçe beni görsen
    ben döndükçe seni görsem
    öyle bir an gelse ki; yarıçap sıfır olsa.
  2. ...ah güzel ahmet abim benim
    insan yaşadığı yere benzer
    o yerin suyuna, o yerin toprağına benzer
    suyunda yüzen balığa
    toprağını iten çiçeğe
    dağlarının, tepelerinin dumanlı eğimine
    konyanın beyaz
    antebin kırmızı düzlüğüne benzer
    göğüne benzer ki gözyaşları mavidir
    denize benzer ki dalgalıdır bakışları
    evlerine, sokaklarına, köşebaşlarına
    öylesine benzer ki
    ve avlularına
    (bir kuyu halkasıyla sıkıştırılmıştır kalbi)
    ve sözlerine
    (yani bir cep aynası alım-satımına belki)
    ve bir gün birinin adres sormasına benzer
    sorarken sorarken üzünçlü bir görüntüsüne....

    (bkz: mendilimde kan sesleri - edip cansever)
  3. "...sen mutluluğun resmini yapabilir misin abidin
    işin kolayına kaçmadan ama
    gül yanaklı bebesini emziren melek yüzlü anneciğin resmini değil
    ne de ak örtüde elmaların
    ne de akvaryumda su kabarcıklarının arasında dolanan kırmızı balığınkini
    sen mutluluğun resmini yapabilir misin abidin..."

    saman sarısı/ nazım hikmet ran

    ve bir cevabı var;

    (bkz: mutluluğun resmi - abidin dino)
  4. "aslında ben daha güzel ölürdüm
    arka bahçede askercilik oynarken
    tahta tüfeğimle toprağa uzanır
    annemin sesiyle doğrulurdum hemen
    -çabuk kalk üstün kirlenecek hınzır!
    yerdeyim yine bak anneciğim
    n'olur kızma adımı çağır..."
  5. "...kutsal kitaplarda
    aramam boşuna
    bir işaret
    bilirim ki kuşların
    silah sesinden
    ürkmediği gün kopacak
    kıyamet... "

    sunay akın/ kedi kırıkları
  6. "büyüklerle ben yapamıyorum
    çocuklar da almıyor beni oyunlarına
    devlet dairesinde
    yangından kurtarılmayacak
    sıkışmış bir çekmece gibiyim
    açılamıyorum sana

    kardeşiyle sokaklarda hep
    bir örnek giydirilen sen
    nasıl sevmezsin eşitliği
    yürürken düşen çoraplarını
    aynı hizaya getirmek için
    annen değil miydi önünde diz çöken... "

    sunay akın/ çekmece
  7. "başka havalar getir bana,
    içinde biraz bahar olsun
    biraz sen,
    biraz da cumartesi..." turgut uyar
  8. "sen benim sarhoşluğumsun
    ne ayıldım
    ne ayılabilirim
    ne ayılmak isterim
    başım ağır
    dizlerim parçalanmış
    üstüm başım çamur içinde
    yanıp sönen ışığına düşe kalka giderim." nazım hikmet
  9. "...hiçbirinizle dövüşemem
    benim bir gizli bildiğim var
    sizin alınız al inandım
    morunuz mor inandım..."

    (bkz: denge - turgut uyar)